Muhasebenin Kavramları

MUHASEBENİN KAVRAMLARI

    Muhasebenin hazırladığı bilgileri kullananların, bunlardan azami faydayı temin edebilmek için, bilgilerin nasıl toplanmış olduğunu bilmeleri gerekir. Aynı şekilde muhasebeci de yöneticilerin ihtiyaçlarını bilmeli ve mali bilgileri bunlara uygun olarak toplayıp, yayınlamalıdır. Karşılıklı anlaşmayı kolaylaştırmak için muhasebenin dayandığı temel varsayımlar tespit edilmiş ve bazı kavramlar üzerinde birleşilmiştir. Muhasebeci raporlarını bu kavramlara uygun olarak hazırlarsa, yönetici raporların hazırlanmasında esas alınan çatıyı bilir ve alacağı kararlarda bu bilgilerin nasıl bir düzeltmeye tabi tutulduktan sonra kullanılabileceğini anlar.

    Türkiye'de muhasebe uygulamalarım genelde Türk Ticaret Kanunu ile Vergi Usul Kanunundaki hükümlerin yönlendirdiğini, ancak bu kanunlardaki hükümlerin gereksinimlere cevap vermediği veya uygun bulunmadığı durumlarda yasal statüye sahip bazı kuramların kendi etki alanlarına giren işletmeler için muhasebe uygulamalarım yönlendirici çalışmalar yaptıkları görülmektedir.

    Ülkemizde muhasebe uygulamalarının değerlendirilmesinde; Sermaye Piyasası Kuruluna tabi Anonim Ortaklıklarda halen kullanılan S.P.K. Tebliğleri ve Malîye Bakanlığı tarafından yayınlanan Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğleri göz önünde bulundurulmaktadır.

    S.P.K. - Seri XI, 1 nolu tebliğin I. Bölümünde Mali Tablolarda Muhasebe Politikalarının Açıklanması ve Muhasebenin Temel Kavramları başlığı altında madde 6'dan madde 17'ye kadar kavramlar açıklanmaktadır.

    Maliye Bakanlığı Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği l'de de Muhasebe Usul ve Esasları başlığı altında Muhasebenin Temel Kavramları tek tek incelenmiştir.

    Maliye Bakanlığı Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğindeki Muhasebenin Temel Kavramları ile Sermaye Piyasası Kurulu'nun Tebliğinde yer alan Temel Kavramlar karşılaştırılmalı olarak aşağıda gösterildiği gibidir. 

Sermaye Piyasa Kurulu'nca Maliye Bakanlığınca
Belirlenen Muhasebenin Belirlenen Muhasebenin
Temel Kavramları Temel Kavramları
1. İşletmenin Sürekliliği Kavramı 1. Sosyal Sorumluluk Kavramı
2. Dönemsellik Kavramı 2. Kişilik Kavramı
3. Tutarlılık Kavramı 3. İşletmenin Sürekliliği Kavramı
4. İhtiyatlılık Kavramı 4. Dönemsellik Kavramı
5. Tam Açıklama Kavramı 5. Parayla Ölçülme Kavramı
6. Önemlilik Kavramı 6. Maliyet Esası Kavramı
7. Sosyal Sorumluluk Kavramı 7. Tarafsızlık ve Belgelendirme Kavramı
8. Tarafsızlık Kavramı 8. Tutarlılık Kavramı
9. Özün Önceliği Kavramı 9. Tam Açıklama Kavramı
10. Kişilik Kavramı 10. İhtiyatlılık Kavramı
11. Para Ölçüsü Kavramı 11. Önemlilik Kavramı
12. Maliyet Kavramı 12. Özün Önceliği Kavramı

    1- Sosyal Sorumluluk Kavramı:

    Bu kavram, muhasebenin işlevini yerine getirme hususundaki sorumluluğunu belirtmekte ve muhasebenin, kapsamını, anlamını, yerini ve amacını göstermektedir. Sosyal sorumluluk kavramı; muhasebenin organizasyonunda, muhasebe uygulamalarının yürütülmesinde ve mali tabloların düzenlenmesi ve sunulmasında, belli kişi veya grupların değil, tüm toplumun çıkarlarının gözetilmesi ve dolayısıyla bilgi üretiminde gerçeğe uygun, tarafsız ve dürüst davranılması gereğini ifade eder.

    2- Kişilik Kavramı:

    Bu kavram, işletmenin sahip veya sahiplerinden, yöneticilerinden, personelinden ve diğer ilgililerden ayrı bir kişiliğe sahip olduğunu ve o işletmenin muhasebe işlemlerinin sadece bu kişilik adına yürütülmesi gerektiğini öngörür.

    Bu kavrama göre, işletmenin sahip veya sahiplerinden ayrı, kendi başına hesapsa! bir kişiliği vardır.

    3- İşletmenin Sürekliliği Kavramı:

    Bu kavram, işletmelerin faaliyetlerinin bir süreye bağlı olmaksızın, sürdürüleceğini ifade eder. Bu nedenle işletmenin sürekliliği işletme sahiplerinin ya da hissedarlarının yaşam süreleriyle bağlı değildir. İşletmenin sürekliliği kavramı maliyet esasının temelini oluşturur.

    4- Dönemsellik Kavramı:

    Dönemsellik kavramı, işletmenin sürekliliği kavramı uyarınca sınırsız kabul edilen ömrünün, belli dönemlere bölünmesi ve her dönemin faaliyet sonuçlarının diğer dönemlerden bağımsız olarak saptanmasıdır. Gelir ve giderlerin tahakkuk esasına göre muhasebeleştirilmesi, hasılat, gelir ve karların aynı döneme ait maliyet, gider ve zararlarla karşılaştırılması bu kavramın gereğidir.

    5-Parayla Ölçülme Kavramı:

    Parayla ölçülme kavramı, parayla ölçülebilen iktisadi olay ve işlemlerin muhasebeye ortak bir ölçü olarak para birimiyle yansıtılmasını ifade eder.

    Muhasebe işlemleri ulusal para birimine göre yapılır.

    Muhasebe, malî durumun ve gelirin ortak bir ölçü birimi olan TL cinsinden ifade edilebileceğini kabul eder. Varlıklar arasında bulunan binalar ile muhtelif emtiayı fiziki birimleriyle toplamak anlamsızdır. Diğer taraftan malların satın alınmasında ödenen TL ile, binaları satın, almak için ödenen TL toplanarak anlamlı bir sonuca ulaşabilir.

    Ancak, ölçü birimi olarak paranın kullanılması, TL 'nın değeri sabit olmadığı için bazı sorunlar ortaya çıkarır. Şayet para değerindeki değişmeler dikkate alınmazsa, muhasebe tabloları çeşitli zamanlarda farklı değerdeki para birimlerinin karışımından meydana gelen değerlerin gösterildiği anlamsız tablolar haline gelir. Bu mahzuru ortadan kaldırmak için mali tablolar üzerindeki enflasyonun olumsuz etkisinin giderilerek gerçeği yansıtması sağlanır.

    6- Maliyet Esası Kavramı:

    Maliyet esası kavramı, para mevcudu, alacaklar ve maliyetinin belirlenmesi mümkün veya uygun olmayan diğer kalemler hariç, işletme tarafından edinilen varlık ve hizmetlerin muhasebeleştirilmesinde, bunların elde edilme maliyetlerinin esas alınması gereğini ifade eder.

    7- Tarafsızlık ve Belgelendirme Kavramı:

    Bu kavram, muhasebe kayıtlarının gerçek durumu yansıtan ve usulüne uygun olarak düzenlenmiş objektif belgelere dayandırılması ve muhasebe kayıtlarına esas alınacak yöntemlerin seçilmesinde tarafsız ve ön yargısız davranılması gereğini ifade eder.

    8- Tutarlılık Kavramı:

    Tutarlılık kavramı, muhasebe uygulamaları için seçilen muhasebe politikalarının, birbirini izleyen dönemlerde değiştirilmeden uygulanması gereğini ifade eder. İşletmelerin mali durumunun, faaliyet sonuçlarının ve bunlara ilişkin yorumların karşılaştırılabilir olması bu kavramın amacını oluşturur. Tutarlılık kavramı, benzer olay ve işlemlerde, kayıt düzenleri ile değerleme ölçülerinin değişmezliğini ve mali tablolarda biçim ve içerik yönünden tekdüzeni öngörür. Geçerli nedenlerin bulunduğu durumlarda, işletmeler, uyguladıkları muhasebe politikalarını değiştirebilirler.

    9- Tam Açıklama Kavramı:

    Tam açıklama kavramı, mali tabloların, bu tablolardan yararlanacak kişi ve kuruluşların doğru karar vermelerine yardımcı olacak ölçüde yeterli, açık ve anlaşılır olmasını ifade eder.
    Mali tablolarda finansal bilgilerin tam olarak açıklanması yanında, mali tablo kalemleri kapsamında yer almayan ancak alınacak kararlan etkileyebilecek, gerçekleşmesi muhtemel olaylara da yer verilmesi bu kavramın gereğidir.

    10- İhtiyatlılık Kavramı:

    Bu kavram, muhasebe olaylarında temkinli davranılması ve işletmenin karşılaşabileceği risklerin göz önüne alınması gereğini ifade eder. Bu kavramın sonucu olarak, işletmeler, muhtemel giderleri ve zararları için karşılık ayırırlar, muhtemel gelir ve karları için ise gerçekleşme dönemlerine kadar herhangi bir muhasebe işlemi yapmazlar. Ancak bu kavram gizli yedekler veya gereğinden fazla karşılıklar ayrılmasına gerekçe oluşturamaz.

    11-Önemlilik Kavramı:

    Önemlilik kavramı, bir hesap kalemi veya mali bir olayın nisbi ağırlık ve değerinin, mali tablolara dayanılarak yapılacak değerlemeleri veya alınacak kararlan etkileyebilecek düzeyde olmasını ifade eder.
    Önemli hesap kalemleri, finansal olaylar ve diğer hususların mali tablolarda yer alması zorunludur.
    Bir varlığın veya hakkın iktisadi önemi onun muhasebe kaydını etkiler. Kavram icabı, büyük küçük bütün varlıklara hep aynı gözle bakılmalıdır. Bununla beraber, kavramsal olarak doğru olan bu yaklaşım, uygulamada küçük tutarlar söz konusu olduğu zaman ihmal edilir. Örneğin; üç yıl kullanılacağı tahmin edilen varlık, diğer dönemlere taşınır. Diğer taraftan, aynı dönemlerde faydalanılacağı tahmin edilen bir dolmakalem, gelecek dönemlere taşınmaz. Çünkü bu davranışın maliyeti, daha kesin kayıt yapmayla sağlanacak olan avantajları aşacaktır. Özet olarak bu ilkeye göre, önemli olmayan durumlarda temel kavramlardan ve varsayımlardan uzaklaşılabilmektedir.

    12- Özün Önceliği Kavramı:

    Özün önceliği kavramı, işlemlerin muhasebeye yansıtılmasında ve onlara ilişkin değerlendirmelerin yapılmasında biçimlerinden çok özlerinin esas alınması gereğini ifade eder.
    Genel olarak işlemlerin biçimleri ile özleri paralel olmakla birlikte, bazı durumlarda farklılıklar ortaya çıkabilir. Bu takdirde, özün biçime önceliği esastır.